Girişimcilik ve İş Kurma: Türkiye’de Yeni Dönemin Rota Haritası

Girişimcilik ve İş Kurma: Türkiye’de Yeni Dönemin Rota Haritası

Türkiye’de girişimcilik ekosistemi, dijital dönüşüm, kamu destekleri ve global yatırımların etkisiyle hızla şekilleniyor. 2025’in ilk yarısında yaklaşık 60 startup’a toplamda 75 milyon dolar yatırım yapıldı. Bu miktar, önceki yıla göre ciddi bir artış gösteriyor. Başlangıç aşamasındaki girişimler, yatırımların büyük kısmını alırken, gelişen fikirler hızla büyümeye yönelik kaynak sağlıyor.

Fintech, yapay zekâ, sağlık teknolojileri ve oyun sektörleri en hızlı büyüyen dikeyler arasında öne çıkıyor. Fintech alanında yapılan projelerde işlem sayısı artarken, oyun girişimlerine yönelik yatırım değerleri güçlü bir ivme kazanıyor. Bu gelişmeler, teknoloji temelli projelerin girişim sermayesi açısından cazibesini artırıyor.

Devlet destekleri, girişimciler için önemli fırsatlar sunuyor. TÜBİTAK ve KOSGEB destekli hibelerle fikir aşamasından prototip üretimine kadar uzanan süreç finansal olarak destekleniyor. Ayrıca Türkiye Tech Visa ve melek yatırım teşvikleriyle, yurtdışından gelen girişimciler için cazip bir ortam oluşturuluyor. Bu sistemler, hem yerli hem yabancı girişimcilerin Türkiye’de iş kurmasını kolaylaştırıyor.

İstanbul, hâlihazırda Türkiye’nin girişimcilik merkezi olarak parlıyor. 2023’te yaklaşık 500 milyon dolar yatırım çeken kent, 2024’te bu rakamı 2,5 milyar dolara yükseltti. Bu hızlı büyüme, hem yerli hem yabancı yatırımcıları İstanbul girişim ekosistemine çekiyor. Ankara ve İzmir gibi diğer büyükşehirler de yükselmeye başladı; bu da destek ağlarının yaygınlaşmaya başladığını gösteriyor.

Ancak ekosistemde hâlâ bazı zorluklar var. Girişimcilik eğitimlerinin kurumsal altyapısı yeterince güçlü değil. Ayrıca yatırımcıların erken aşama girişim farkındalığı ve yerli mentorluk ağları sınırlı kalabiliyor. Bu nedenle iş planı içeren sağlam eğitimler, mentorluk programları ve yatırıma hazırlanma süreçleri girişimciler için kritik önem taşıyor.

Bugün girişimci olmayı düşünenler için öneri şu: Öncelikle güçlü bir fikri, ardından net bir iş planını hazırlamak gerekiyor. Sektör seçimi yaparken dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve teknoloji gibi alanlara yönelmek kritik avantaj sağlıyor. Sonrasında kamu desteklerini etkin kullanmak, doğru mentorluk ilişkileri kurmak ve ağlarını genişletmek önemli adımlar olarak öne çıkıyor.

Son olarak, girişimcilik yolculuğu kişisel gelişimle de doğrudan bağlantılıdır. Öğrenme odaklı olmak, hızlı prototip üretmek, ders çıkarmak ve piyasadan geri dönüş almak başarının temel yapıtaşlarındandır. Sabır, strateji ve sürekli gelişme kültürü ile Türkiye’de iş kurmanın zorlukları fırsata dönüşebilir.