Küresel Ekonominin Nabzı: Piyasa ve Finans Haberleri

Küresel ve ulusal piyasalardaki son gelişmeleri, merkez bankalarının enflasyonla mücadele stratejilerini ve enerji piyasalarındaki güncel durumu bu detaylı analizde keşfedin.

7/25/20252 min read

black android smartphone on brown wooden table
black android smartphone on brown wooden table

Küresel Ekonominin Nabzı: Piyasa ve Finans Haberleri

Günümüz piyasaları, küresel ve ulusal düzeydeki birçok faktörün etkisi altında dinamik bir değişim süreci yaşıyor. Enflasyon endişeleri, merkez bankası politikaları, jeopolitik gerilimler ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar, yatırımcılar ve tüketiciler için önemli bir gündem oluşturuyor. Bu blog yazısında, 2025 yılı Temmuz ayı itibarıyla piyasa ve finans gündemindeki öne çıkan başlıklara değineceğiz.

Merkez bankaları, dünya genelinde enflasyonla mücadelede kilit bir rol oynamaya devam ediyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), 2025 yılı Temmuz ayı toplantısında politika faizini düşürme kararı aldı ve bu durum iki toplantı aranın ardından yeniden başlayan faiz indirim döngüsüne işaret etti. Karar metninde, sıkı para politikası duruşunun devam edeceği ve enflasyonda belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana kadar bu duruşun sürdürüleceği vurgulandı. Ancak, piyasa katılımcılarının yılsonu enflasyon beklentileri %29,66 civarında seyrederken, 2026 yılı için %20,41 olarak kaldı. Küresel düzeyde ise ekonomistler, 2025'te ortalama enflasyonun %3,9 olmasını bekliyor ve bu beklentilerin merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyrettiğini belirtiyor.

Küresel ekonomideki belirsizlikler, özellikle ticaret politikalarındaki gelişmelerle artıyor. ABD'nin Japonya ile yaptığı anlaşmanın ardından Avrupa Birliği ile de olası bir tarife anlaşması üzerinde görüşmelerin devam ettiği spekülasyonları piyasalarda iyimserlik yaratabilirken, bu tür haber akışlarında resmi açıklamalara ve sonrasında Çin gibi önemli ekonomilerle devam edecek görüşmelere dikkat etmek gerekiyor. Ticaret gerilimlerinin küresel büyümeyi olumsuz etkileme potansiyeli devam ediyor. OECD, Türkiye ekonomisi için 2025 yılı büyüme öngörüsünü %2,6'dan %3,1'e yükseltirken, 2026 için beklentisini %3,1'den %3'e indirdi. IMF ise Türkiye için 2025 yılı büyüme beklentisini %2,7 olarak belirledi. Bu revizyonlar, Türkiye ekonomisinin uluslararası kuruluşlar tarafından olumlu değerlendirildiğini gösteriyor olsa da, enflasyon beklentilerindeki artış fiyat istikrarı konusunda daha fazla çaba gerektiğini de işaret ediyor.

Enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar, hem sanayi üretimini hem de tüketici harcamalarını doğrudan etkiliyor. Türkiye'nin güneş enerjisi kapasitesindeki önemli artışlar, ülkenin yenilenebilir enerjiye olan bağlılığını ve fosil yakıtlara bağımlılığı azaltma çabasını gösteriyor. 2025 ortası itibarıyla Türkiye'nin güneş enerjisi kapasitesi 22.6 GW'a ulaşarak 2023 toplamını geride bıraktı. EPİAŞ verilerine göre, spot elektrik piyasasında anlık fiyat dalgalanmaları yaşanırken, genel aydınlatma ve kayıp enerji satış fiyatları da belirlenen tarifeler doğrultusunda uygulanmaya devam ediyor. Bu gelişmeler, hem işletmelerin maliyetlerini hem de hanehalkının faturalarını doğrudan etkilemeye devam ediyor. Piyasa ve ekonomi gündemi, sürekli değişen ve birbirini etkileyen dinamiklerden oluşuyor. Enflasyonla mücadele, ticaret politikaları ve enerji piyasalarındaki gelişmeler gibi temel unsurlar, önümüzdeki dönemde de yakından takip edilmesi gereken konular olmaya devam edecek.